Türk toplumunun geleneksel beslenme alışkanlıklarında değişimler
yaşanmakta, fast-food başka bir deyişle "ayak üstü beslenme" alışkanlığı
giderek artmaktadır.
Simit, tost, döner, lahmacun, pide, hamburger çeşitleri, soğuk
sandviçler, pizza, kızarmış patates ve parça tavuk, balık-ekmek gibi fast-food
ürünleri ile beraber tüketilen gazlı içecekler, çay ve kahvenin özellikle çocuk
ve gençler tarafından sık tercih edilmesi yetersiz ve dengesiz beslenme ile
birlikte çeşitli sağlık sorunlarına yol açmaktadır.
Fast-food sistemi ile tüketilen besinlerin enerji ve bazı besin
öğeleri yönünden dengeli olmaması uzun dönemde bazı sağlık problemlerine neden
olabilmektedir. Bu sağlık problemlerinin başında şişmanlık gelmektedir.
Fast-food ürünlerindeki en önemli sorun yüksek enerji içermeleridir.
Fast-food'larda orta düzeyde yenen bir öğünün enerji içeriği, 400 kaloriden başlayıp
1500 kaloriye kadar yükselebilmekte ve enerjinin çoğu yağ ve şeker kaynaklı
olmaktadır. Bu da kilo alımına yol açabilmektedir. Fast-food ürünlerindeki yağın
çoğu hayvansal kaynaklıdır. Bu ürünlerin sodyum, kolesterol ve özellikle doymuş
yağ miktarı, diğer besin öğeleri yoğunluğuna göre daha fazladır. Bu durum başta
koroner kalp hastalıkları ve kanser olmak üzere, birçok kronik hastalık için
risk faktörüdür.
Fast-food olarak tüketilen besinler, A ve C vitamini ile
kalsiyum yönünden yetersiz olup posa içeriği de düşüktür. Bu vitaminlerin düşük
düzeyde alınımı, bağışıklık sistemi yetersizliğine, kalp-damar hastalıkları ve
katarakt riskinin artmasına yol açmaktadır. Özellikle büyüme çağında kalsiyumun
yetersiz alımı, büyümeyi olumsuz etkilemekte ve kadınlarda menopoz sonrası
osteoporoz riskini de artırmaktadır. Beslenmede posa içeriğinin yetersizliği
ise bağırsak kanseri riskini artıran faktörlerdendir. Fast-food menüleri yüksek
miktarda sodyum içermektedir. Bu durum yüksek kan basıncının oluşmasına neden
olmakta ve mide kanseri riskini artırmaktadır.
Ayaküstü beslenmede gazlı içecekler, çay ve kahve sıklıkla
tüketilmektedir. Bu tür içecekler fazla miktarda tüketildiğinde vücutta demir
emilimi azalmakta ve demir eksikliğine yol açmaktadır. Fast-food ürünlere
renklendirici, tatlandırıcı ve aroma artırıcı katkı maddeleri eklenebilmekte,
bu ürünlerin uygun kullanılmamaları ve sık tüketimleri uzun dönemde kanser
riskini artırmaktadır.
ağlıklı bir yaşam için, tüketilen besinler kadar bu besinlere
uygulanan hazırlama ve pişirme yöntemleri de büyük önem taşımaktadır. Izgara
yaparken yüzey kısımlarına gelen ateş çok yüksek olmamalı, pişirilirken et ile
ateş arasında 10-15 cm�lik mesafe
olmalıdır. Derin yağda kızartma yöntemi fast-food menülerinin yağ içeriğini
artırmaktadır. Kızartma amaçlı kullanılan yağlar 10-12 saat kullanılmaları
nedeniyle kimyasal ve fiziksel değişikliklere uğramakta ve çabuk bozulmaktadır.
Yağda kızartılmış yiyeceklerin sık ve sürekli tüketimi, kalp-damar ve sindirim
sistemi hastalıkları ile kanser riskini önemli ölçüde artırmaktadır.
FAST- FOOD ÜRÜNLER TÜKETİLİRKEN
NELERE DİKKAT EDİLMELİ?
Fast-food ürünlerinin seçiminde sağlıklı beslenme ilkeleri
dikkate alınmalıdır. Fırında veya ızgarada pişmiş besinler, et, tavuk ve balık
içeren sandviçler ve düşük yağlı besinler tercih edilmelidir. Asitli, şekerli
ve gazlı içecekler yerine vitaminlerden zengin taze sıkılmış meyve suları, az
yağlı salatalar ve kalsiyum içeren süt, ayran veya sütlü tatlılar
tüketilmelidir.
Uygun koşullarda hazırlanan ve geleneksel hızlı yemek
sistemimizde yer alan; gözleme, etli ve peynirli pide çeşitleri, köfteekmek, su
böreği, aşure gibi yiyeceklerin, "hamburger ve patates kızartmasından daha
iyi seçenekler olacağı unutulmamalıdır".
Fast-food işletmeleri her şeyden önce yiyecekleri
hazırladıkları, sakladıkları ve servis yaptıkları mekanların temizlik ve
hijyenine çok dikkat etmelidir. İşletmelerde görevli personelin sağlık
muayeneleri ve portör tetkikleri düzenli olarak yapılmalıdır.
Fast-food işletmeleri, müşterilerine yönelik sağlık açısından
yararlı düşük yağlı besinler hazırlamalı, hayvansal yağ yerine bitkisel yağ
kullanımını artırmalı, yağı azaltılmış salata sosları kullanılmalı, taze ve
uygun koşullarda hazırlanmış meyve ve meyve salataları ile tam buğday unundan
yapılmış çörek ve pizza hamurları tüketicilere sunulmalıdır.